AŞK SENİ SEVMEKLE BAŞLAYAN BİR KAİNAT
KAİNATIMA HOŞ GELDİN
GÜN IŞIĞI BİRBİRİNİ SEVEN İNSANLARIN KAPLERİ ARASINDA GÖZLE GÖRÜLMEYEN İPLER OLURMUŞ
İNSANLAR UZAKLAŞTIKÇA İPLER GERİLİR İNSANIN CANINI ACITIRMIŞ
AMA ASLA KOPMAZMIŞ

sadece benim ol

sadece benim ol

***HER KALP!! !YAŞADIĞI AŞK İLE ŞEKİLLENİR!!*****SENSİZ YAŞAMAKTANSA! SENİNLE BİRLİKTE ÖLMEYİ TERCİH EDERİM******SEN BENİM DÜNYAMSIN*******HAYATTA TUTUNDUĞUM TEK DALIM******SOKUL GECELERİME! BİR RÜYA OLUP DOKUN HASRETİME*****SENİN!TOPRAĞINDA BU GÜL YETİŞMEZ!BENİM TOPRAĞIMDADA SEN SOLUP GİDERSİN!******AHİRETİMİ PAYLAŞMAK İSTEDİĞİM ADAM!!!BU ÇORAK HASRET !BİR GÜN VUSLATI VURSUN******SENİN HAYALİN! RUHUMUN HEP BİR KÖŞESİNDE ASILI KALACAK!!******CANIMI YAKIYOR AŞK DEDİĞN TUZAK***KALEMİM ADINDAN BAŞKA AD YAZMAZ****BEN ROL GEREĞİ AŞIK DEĞİLİM****BEN SEVDA BÖLÜĞÜNDE KIDEMLİ ASKERİM****BEN! GİDERKEN EN ÇOK SENİ GÖTÜRDÜM****SANA KIRIK YAŞIYOR HER BİR BAKIŞIM***YIKTIĞIN HAYALLER TEK CAN YOLDAŞIM***BİTMEYEN RÜYALARIMDA HEP SEN VARSIN---------SENİNLE BAŞLADIM! BİTSİN SENİNLE!-----------------------ANLADIM SONU YOK YALNIZLIĞIN-----------------





SENSİZ GEÇEN GÜNLERİMİ****BEN GÜNDEN SAYMIYORUM




KENDİ ZARFINDA SAKLI! BİR VEDA MEKTUBUYUM
***SEN GİTTİN***NE VARSA! GİTTİ SENİNLE BERABER***

ÇÜNKÜ! SENİ SEVMEKLE BAŞLAMIŞTI HER ŞEY***





**ÖMRÜMÜN! *********HER KÖŞESİNDE SENİ BEKLİYORUM******

8 Ekim 2007 Pazartesi

SEVGİMİN EN SİYAHI! ***TEK SEVENİM SEN OLSAYDIN

Ben suskunluğunun esiriyim. Konuşmayan sözcüklerinin, gözlerine yansıyan tarafının esiriyim. Bana bakmayan gözlerinin esiriyim, gizliden gizliye işleyen bakışlarının. Seni hep bir şeylerden saklayan yanım, gece uyuduğunda sevgimi avazım çıktığı kadar bağırarak, tüm dünyaya haykıran yanım.

Yüzüne sessiz çığlıklarımla haykırmanın huzur dolu hırçınlığında, kaybetmemek için derin bir nefes daha çektim kokundan. Ellerini tuttum sıkıca ve senin yaptığın gibi yanaklarımı ellerinin o sıcaklığına yerleştirdim.

Biliyor musun kendimi kandırıyorum ben. Sen hiçbir yerde yoksun. Aslında yokluğunu oyunlarımla kapatmaya çalışıyorum. Sen varmışsın gibi masaya iki tabak yerleştiriyorum. Hala sevdiğin yemekleri yapıyorum biliyor musun?

Gece yatağa yattığımda düşlerinin bin bir tanesi süslüyor uykularımı. Seni beklerken resimlerinle konuşuyorum, bazen kavga ediyorum onlarla. Evet farkındayım ben hala anılarını toparlamaya çalışıyorum. Hala uykumu yastıklarla boğup gözlerime boğup gözlerime bir halka çöp koyarak seni bekliyorum.

Bir gün bu kapının çalacağını ve senin geleceğini düşündükçe içimdeki uçurtmaların hepsi dans ediyor benimle. Seni beklerken renklerle boğuşuyorum. Anladım ben yine kendimi kandırıyorum. Gelmeyeceğini bile- bile umutlarımla, hayallerimle dalga geçiyorum.
Artık senden başkasına verecek sevgim, enerjim, sabrım kalmadı. Yokluğunda sığına bileceğim, oyunlarla avuna bileceğim bir ben kalmadı. Düşünüyorum da aramızda neler geçmiş. Ben nelere bürünmüşüm. Kendim olmak bir yana N yalanlar geçmiş kimliğimden. En çok hangi kimliğimi sevdin çok merak ediyorum.

Yokluğumu mu? Varlığımı mı? Yoksa sana esir olan yanımı mı? Yalvarışımı mı sevdin en çok? Sana dalıp giden gözlerimi mi sevdin? Yoksa kaybetme korkusuyla dalıp her gün eriyip giden tarafım mı? Şehrine geldim senin, hatırlıyor musun? Yoksa oradaki yabancılığımı mı sevdin benim? Sana olan acizliğimi, sevgimin umutsuzluklarla yok olup giden tarafı ve baştan- başa her tarafı sen olan yaşam kaldı bana.

Gelgitlerden yorulmuş bir beden, konuşmayı unutmuş sözcükler kaldı. Hayatımda ne varsa tükettim senin için. Kendime ve insanlara olan güvenimi, sana olan sevgimdeki inancımı, o iki kelimenin anlamını.

Hatırlıyor musun sevgili, bana kızdığın zamanlarda kendi şehrine git derdin. Yalvarışımın çığlıklarını hatırlıyor musun? Sonra geçerdi kızgınlığın, yanına çağırdın beni. Gel derdin gelirdim ve yeniden giderdim. Bana varlığımdan bahsettiğin zamanlarda, bir kez daha kovulurdum dünyandan.

Varlığımdan rahatsız olamadığını, hatta sadece varlığımın olmasının sana yettiğini söylerdin. Bana olan ilgisizliğini böyle açıklardın. Yokluğumda beni özlediğini söyler, geldiğimde varlığımın sana verdiği huzurla, beni tek başıma gecenin karanlığına iterdin. İşte gelgitler arasında kayboluşum ilk burada başladı.

Anladım ben gene kendimi kandırıyorum. Artık beklemenin o korkunç karanlığını yaşamaktan vazgeçip, sen: beni her terk edişinde attığın o dipsiz kuyuya atıyorum kendimi. Çünkü çırpındıkça biraz daha batıyorum yokluğuna. Seni sevebilmek için verdiğim çabalarımı yine seninle tüketiyorum.

Artık senin varlığını-yokluğunla birleştirip tozlu raflara kaldırıyorum. Nasıl olsa ikisi de aynı, varlığında- yokluk. Yokluğun da beklentilerin en zehirlisi. Sana ise renklerin en koyusunu, yokluğunu bırakıyorum. Sana sadece sevgimin en siyahını bırakıyorum.


BAKMA BANA ÖYLE BAKMA
BİR BAKIŞTA TANIYAMAZSIN BENİ
GÖREMEZSİN RUHUMUN GİZLİ
DERİN- DERİN KÖŞELERİNİ
GÖREMEZSİN—GÖREMEZSİN
HIRÇIN – HIRÇIN AKAN NEHİRLERİ
SERİN – SERİN SÜZÜLEN
BERRAK SULARI GÖREMEZSİN
NAR ATEŞDE DEMLENMİŞ DUYGULARIMI
SEZEMEZSİN—SEZEMEZSİN
HASRET YOLLARINDA GEÇERKEN ÖMRÜM
BİRDE SENDEN HASRET GELMESİN BANA
OLMASIN BU AŞK
BAŞLAMASIN BU SEVDA
BİRDE SENDEN HASRET GELMESİN BANA
KADER ZORLASADA ALMAM
ALAMAM SENİ HAYATIMA
BİRDE SENDEN HASRET GELMESİN BANA
MÜSLÜM GÜRSES